Babilliler
Mezopotamya
Mezopotamya topraklarını sırasıyla; Sümer, Akad, Asur ve Babil devletleri yönetmiştir. Bu uygarlıkların hepsi köklü bir geçmişe, başarılı bir siyasal yapıya ve özgün bir kültüre sahiptir.
Fırat ve Dicle arasında, kuzeyinde Güney Toros Dağları, güneyinde Basra Körfezi, doğuda Zağros Dağları, batıda Suriye ve Arap Çölleri olan bölgeye Mezopotamya denir.
Fırat ve Dicle'nin toprakları beslemesi ve Güney Mezopotamya'nın ılıman bir iklime sahip olması insanların buraya yerleşmesine olanak sağlamıştır. Ayrıca Son Buzul Çağı'nın sonlarına doğru dünya üzerinde hala buzulların hakim olması insanların güneye, Irak ve çevre bölgelerine göç etmelerine de başka bir etken olmuştur.
Mezopotamya'da genel olarak Sümerce, Akadca dilleri ve çok yoğun olmasa da Elamca konuşulmaktaydı.
Ayrıca kayıtlara geçen en eski din Antik Mezopotamya dinidir.
Samiler
Samiler milattan önce 4000 yılında Mezopotamya'ya göç ettiler. Büyük kısmı günümüzde bile Orta Doğu'da yaşayan etnik gruplardır. Araplar, İbraniler, Aramiler, Süryaniler, Maltalılar gibi halklar bu etnik gruba dahildir.
Hami-Sami Dil Ailesi'nin Sami kolunu oluştururlar. Sami diller Orta Doğu'da konuşulan antik dillerin çoğunun kapsar.
Nuh Peygamberin Ham, Sam ve Yafes adında üç oğlu vardır. Dini kaynaklara göre insanlar Nuh'un üç oğlundan çoğalmaya devam etmiştir.
Sam; İbranilerin, Elam'ın, Assur'un, Aram'ın, Arpad'ın ve Lut'un dedesi olarak kabul edilir. Bu soydan gelenler Orta Doğu ve Doğu Akdeniz'de yaşamışlardır. Dil olarak Sami dilini kullanırlardı daha sonra Sami Dili; Arapça, İbranice, Akkatça, Habeşçe gibi farklı dillere ayrılmıştır.
Tufandan sonra Nuh Peygamber ve oğullarının tam olarak nerede yaşadıkları bilinmediği için Samilerin Orta Doğu'nun tam olarak neresinde yaşadıkları bilinmiyor.
Sümerlilerin Gılgamış destanında Nuh Tufanı'nı çok benzer bir biçimde anlatmaları ayrıca Emeş ve Enten mitinin kutsal kitaplarda anlatılan Habil ve Kabil olayıyla benzerlikler göstermesi dini kaynakları doğrular niteliktedir.
Not: Nuh'un bir diğer oğlu olan Yafes'ten zamanla Türklerin meydana geldiği yani Türklerin atasının Yafes olduğu söylenir.
Babilliler
1. Babil kelimesi ‘Tanrının Kapısı’ anlamına gelir.
2. Babil Uygarlığı I. Babil ve II. Babil olarak iki döneme ayrılır.
Sami kökenli bir topluluk olan Babiller Amurrular tarafından kurulmuştur. Devletin kurucusu Sumu-Abum’dur. Özellikle devletin başına geçen 5. Kral Hammurabi ile Babiller diğer kavimlere egemenlik kurmuşlardır. Hititlerin çekilmesinden sonra Babil ülkesi Asurluların egemenliğine girmiştir. Medlerle birleşen Babiller M.Ö 626 yılında Asur devletini yenerek tekrar bağımsız olmuş ve II. Babil Krallığı’nı kurmuşlardır. Kurulan II. Babil devletine ise Persler son vermiştir.
Hammurabi 1. Babil Hanedanın altıncı kralıdır. Milattan önce 1793-1750 yılları arasında hüküm sürmüştür. Tahta çıktığı zaman Babil henüz güçlü bir devlet değildi. Devlette iç sorunlar ve dış devletlerden gelen tehlikeler vardı. Bundan dolayı Hammurabi ilk olarak iç sorunları hallederek Babil Krallığı'nı birleştirdi sonra Babil'in aşağı krallığı olan Larsa Krallığı'nı ve civarındaki şehirleri fethetti. Sonraki yıllarda Elam topraklarını ve Asur'u fethederek topraklarını büyütmüştür.
Hammurabi posta teşkilatını geliştirmiştir. Bu sayede istenilen posta doğru adrese ulaşabiliyordu. Ayrıca ilk polis teşkilatını kurarak ülkedeki isyanlarını bastırıyor, suçluları hızlı bir şekilde yakalatıyor ve kendi yazdığı kanunlar ile suçluları ağır cezalara çarptırıyordu.
Hammurabi sanata ve bilime önem veren birisiydi. Birçok eser yaptırmıştır. Sanatın gelişmesine destek oluştur. Efsanelerde geçen Babil Kulesi'ni yaptırdığı düşünülmektedir. Hammurabi kendinin bir insan-tanrı olduğunu söylemiş ve diğer krallardan daha üstün olup onun önünde eğilmelerini istemiştir.
Milattan önce yaklaşık 1760 yıllarda Hammurabi tarafından yazılan kanunlardır. Hammurabi Kanunları tarihin en eski kanunlarından birsidir fakat en eskisi değildir.
Yasadaki maddeler ağır cezalar içeriyordu fakat toplumsal sınıflara göre değişiyordu. Örnek vermek gerekirse eğer suçlu, bir köleye karşı suç işlemişse para ile; bir soyluya karşı suç işlemişse, ölüm ile cezalandırılıyordu.
Akad dilinde yazılmıştır. ''Göze göz dişe diş'' deyimi Hammurabi kanunlarından gelmektedir. Kanun Babil'in baş tanrısı Marduk adına yapılan Esagila Tapınağı'nda bir dikili taş üzerine yazılmıştır.
Hammurabi, kanunları yazdıran kişinin güneş tanrısı Şaman olduğunu iddaa etmiştir. 1901 yılında Osmanlı'nın zayıflaması ile bu topraklara gelen Fransız arkeologlar tarafından keşfedilmiş ve Paris'te ki Louvre Müzesine götürülmüştür.
3. Haftayı 7 güne bölen Babiller'dir.
4. Babil'in Asma Bahçeleri'nin varlığı kesin olarak kanıtlanamamıştır.
Dünyanın antik yedi harikasından biri olan Babil’in asma bahçelerinin nerede olduğu bilinmemektedir. İşin aslı var olup olmadığı da kanıtlanmamıştır çünkü bu yapıya ait herhangi kesin bir arkeolojik bulgu yoktur.
5. İlk bilgisayar olarak tanımlanan abaküsü Babiller icat etmiştir.
6. Astroloji 3000 yıl önce Babilliler tarafından kullanılmaya başlanmıştır.
Babilliler için astroloji devletin işlevlerinden biriydi. Babillilerin yıldızları ne zaman göründüğüne dair tuttukları haritalar vardı. Yıldızların ve gezegenlerin ne zaman göründüğü ve görünmediğine bakarak şanslı ve şanssız günlerini hesaplamışlardır.
7. Burçlar, Babilliler tarafından 12 bölüme ayrılmıştır.
Babilliler zamanla geleceği okuma konusunda teknikler geliştirmişlerdir. Bu tekniklerden biri de burçlardır. Bunun nedeni takım yıldızları ve güneşin hareketleridir. Burçları 12'ye ayıran da Babillilerdir.
8. Babilliler 3,14 sayısını kullanmak yerine 3,125 sayısını katsayı olarak kullandıkları ortaya çıkmıştır.
Dönemin bilgisi açısından çok yakın bir değer bulmuşlardır.
9. Babillerde, şehrin sınırlarını işaretlemek, arazileri ölçmek ve mülkiyet değişikliklerini kaydetmek için saha araştırmacıları olarak çalışan görevliler vardı.
Babilliler şehirlerini düzenlemede çok hassastı. Zengin ailelerin daha büyük evleri vardı ve ortalama bir ev birkaç küçük oda içeriyordu. Her evin ayrı yatak odası, tuvaleti ve oturma odası mevcuttu. Saraylar ve üst sınıfa ait evlerde banyo yapmak için ayrı tuvaletler bulunurdu. Bina temellerinde sırlı tuğla ve su yalıtımı için zemin kaplamalı bir bitüm tabakası kullanılıyordu.
10. Babil toplumunda üç ayrı toplumsal sınıf bulunurdu.
Toplumun tepesinde kral, kraliçe, prensler, prensesler ve asiller gibi kraliyet ailesi vardı. Üst sınıfı tüm mülk sahipleri ve zengin insanlar oluşturuyordu. Tapınakların rahip ve rahibeleri ile askeri liderler de üst sınıfa dahil edilmişti. Üst sınıftan servetleri için vergi ödemeleri ve askeri faaliyetlere katılmaları bekleniyordu. Biri doğrudan üst sınıfa doğabilirdi; ayrıca, bu sınıfa yükselmek de mümkündü. Orta sınıf esnaf, zanaatkâr, çiftçi ve vasıflı işçilerden oluşuyordu.
En düşük sınıf kölelerdi. Mezopotamya’da kölelik, olağan bir uygulamaydı. Genellikle yenilen düşman kentlerin halkları köle haline getirilirken, suçlu ya da borçlu kişiler de köle yapılabiliyordu. Tapınak köleliğiyse bundan biraz farklıydı. Bir hasat sorunu veya kuraklık durumunda, aileler köle olması için çocuklarını tapınağa gönderirdi.
11. Ay ve Güneş tutulmasının devirli olduğunu ilk olarak Babiller keşfetmiştir.
Ayrıca güneş saatini de onlar bulmuştur.
12. Babiller yaklaşık 1000 tanrıya inanıyordu.
Gündelik hayatta ise bunlardan yalnızca birkaçına ibadet edilirdi. Babilliler tanrılarından günlük yaşamlarında onlara yardım etmelerini isterdi. Öte yandan, sel, kuraklık, ürün yetersizliği vb. doğal felaketlerin tanrının bir cezası olduğuna inanıyorlardı. Babil kentinin büyük tanrısı Marduk, en güçlü tanrı haline gelmişti. Meşhur Babil Kulesi de Tanrı Marduk'a ulaşabilmek amacıyla yapılmıştı.
Babilliler ölümden sonraki hayata inanıyordu. Bu nedenle, ölü insanlar, onları diğer dünyaya götürebilecekleri birçok hediyeyle birlikte gömülürdü. Mezarlar ya bir kamusal mezarlıkta ya da evlerinin zemininde bulunurdu. Ayrıca, yedi kil tablet üzerine kaydedilen yaratılış efsanesine de güçlü biçimde inanırlardı. İlk eski Babil efsanelerinden biri “ilk insan Adapa” ile ilgiliydi. Çivi yazısıyla yazılan tabletler, bu türden efsaneleri sonraki nesillere aktarıyordu. Babil kültürü, İncil’in Eski Ahit kısmında da okunabilecek olağanüstü net bir etki yaratmıştı.
13. Babil’de cinler ile insanların evlenebildikleri ve bu evlilikten doğan çocuklara MAGİ adı verildiği belirtilmektedir.
14. Babiller yeni yılı 11 günlük bir şenlikle kutlarlardı.
15. Babiller 60 tabanında sayı sistemi kullandılar.
Günlük yaşamı 60'lık sayı sistemine göre ayarladılar. Bu sebeple 1 saat 60 dakika, 1 dakikada 60 saniye var.
16. Sulama sisteminde yeni usuller geliştirilmiş ve suyu yükselten makinelerden yararlanılmışlardır.
17. Atı ehlileştirmişlerdir.
18. Meta üretimi oldukça fazlaydı.
Babil’in içinde ticaret geliştiği gibi, komşu ülkelere, Elam’a, Suriye’ye, Asur’a ve öteki ülkelere yayılmıştır. Meta üretiminin artması, toprakta özel mülkiyeti güçlendirir. Köle sayısında artış olur. Kölelik ataerkil niteliğini korumaktadır.
Sabanı daha etkin kullanılabilir hale getirmeleri, zanaatlar, özellikle tunç zanaatı ilerlemiş olmaları; orak ve başka aletler tunçtan yapmaları bu durumun en büyük etkenleridir.
19. Bazı kaynaklarda Babiller’den tarihin en barbar kavmi olarak bahsedilir.
Bunun sebebi ilk anayasa olarak bilinen Hammurabi kanunlarının kısasa kısas usulüyle oluşturulmuş olması ve fazla acımasız maddeler içermesidir.
20. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır.
Özellikle devletin başına geçen 5. Kral Hammurabi ile Babiller diğer kavimlere egemenlik kurmuşlardır.
M.Ö. XVI. yy'da, kuzeyden gelen Hititler, Babil'i yağmaladılar, sonra da Anadolu'ya geri döndüler. Hititlerden sonra, dağlı bir halk olan Kassitler, Babil'i ele geçirerek yerleştilerse de, bozguna uğrattıkları ulusun uygarlığını benimsediler. M.Ö. XII. yy'daysa, yavaş yavaş güçlenen Asurlular, Mezopotamya'daki rakipleri Hititlerin ve Kassitlerin zayıflamasından yararlanarak, onları yenilgiye uğrattılar.
Hititlerin çekilmesinden sonra Babil ülkesi Asurluların egemenliğine girmiştir. Medlerle birleşen Babiller M.Ö. 626 yılında Asur devletini yenerek tekrar bağımsız olmuş ve II. Babil Krallığı’nı kurmuşlardır. Kurulan II. Babil devletine ise Persler son vermiştir. Sümerlerin etkisinde bir medeniyet kuran Babiller, ziggurat denen çok katlı tapınakları inşa etmişlerdir. Bu yapıların üst katı rasathane (gözlemevi), alt katını ise ürünlerin depo edildiği kiler olarak kullanmışlardır. Mimari açıdan Mezopotamya’nın en gelişmiş medeniyeti Babiller olmuşlardır.
Özetle;
Babiller; Sümer ve Akad topraklarını kapsayan bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Babil halkının büyük bir kısmını tarih boyunca çeşitli Sami asıllı halklar oluşturmuştur. Bölgede konuşulmuş en yaygın dil Akadca olmuş olmasına rağmen Sümerce dinsel dil olarak kullanılmıştır. Aramice ise ilerleyen yıllarda bölgenin lingua francası konumuna gelmiştir.
Başlangıçta Akad İmparatorluğu'nda yer alan önemsiz ve güçsüz bir şehir iken, şehrin Amori hükümdarı Hammurabi tarafından kısa süre içinde büyüyen ve gelişen şehir kısa ömürlü de olsa bölgedeki en güçlü imparatorluklardan biri haline gelmiştir. Bu dönemden sonra tüm Güney Mezopotamya'ya Babil denilmeye başlanmış, devletin kutsal şehri Nippur olmuştur.
Hammurabi'nin oğlu altında güçten düşen devlet uzun süre boyunca Asur, Kassit ve Elam egemenliği altında kalmıştır. Şehir Asurlular tarafından yıkılıp yeniden inşa edilmiştir. MÖ 609-539 yılları arasında hüküm sürmüş Yeni Babil İmparatorluğu bağımsızlığını Asurlulardan Keldani Nebupolassar önderliğinde kazanmıştır. Bu devletinde çökmesi ile Babil şehri Ahameniş, Seleukos, Part, Roma ve Sasani egemenliği altında kalmıştır.
Dikkat Çeken Özellikler
- Haftayı 7 güne bölen Babiller’dir.
- İlk bilgisayar olarak tanımlanan abaküsü Babiller icat etmiştir.
- Astroloji 3000 yıl önce Babilliler tarafından kullanılmaya başlanmıştır.
- Burçlar, Babilliler tarafından 12 bölüme ayrılmıştır.
- Babillilerin, pi sayısı olarak 3,14 sayısını kullanmak yerine, 3,125 sayısını katsayı olarak kullandıkları ortaya çıkmıştır.
- Babillerde, şehrin sınırlarını işaretlemek, arazileri ölçmek ve mülkiyet değişikliklerini kaydetmek için saha araştırmacıları olarak çalışan görevliler vardı.
- Ay ve Güneş tutulmasının devirli olduğunu ilk olarak Babiller keşfetmiştir.
- Güneş saatini de onlar bulmuştur.
- Babil’de cinler ile insanların evlenebildikleri ve bu evlilikten doğan çocuklara Magi adı verildiği belirtilmektedir.
- Babiller 60 tabanında sayı sistemi kullandılar.Bu nedenle 1 saatte 60 dakika, 1 dakikada 60 saniye vardır.
- Sulama sisteminde yeni usuller geliştirilmiş ve suyu yükselten makinelerden yararlanmışlardır.
- Bazı kaynaklarda Babiller’den tarihin en barbar kavmi olarak bahsedilir.Bunun sebebi ilk anayasa olarak bilinen Hammurabi kanunlarının kısasa kısas usulüyle oluşturulmuş olması ve fazla acımasız maddeler içermesidir.
Kaynaklar
https://onedio.com/haber/gecmisten-gunumuze-insanligin-tarihi-3-bolum-mezopotamya-uygarliklari-sumer-ve-akad-721643
https://onedio.com/haber/tarihte-kisa-bir-yolculugu-var-misiniz-babiller-hakkinda-belki-de-ilk-kez-duyacaginiz-bilgiler-836365
https://onedio.com/haber/gecmisten-gunumuze-insanligin-tarihi-4-bolum-mezopotamya-uygarliklari-asur-ve-babil-723836
https://www.irfankaygisiz.com/2018/10/30/mezopotamya-uygarliklari-4-babiller/
https://www.turkcebilgi.com/babilliler
https://www.haberturk.com/babil-nerede-iste-babiller-hakkinda-detaylar-2576673
Yorumlar
Yorum Gönder