BİLİM, SANAT, TARİH VE TEKNOLOJİ HAKKINDA HER ŞEY

2020 haziran ayinda yeni normale girdik. O gunden bu gune hastalik seyrinde bir değişim olmadi virus hala yayilmaci ve hala aktif. Özetle hastalığı yenmenin tek yolu vaka sayısını sıfırlamak. Bu da mümkün olmayınca bu mrna virüsünü yenmemiz mumkun görünmüyor. Herkese bulasmasi öngörülen bu virus. Mucadele yontemimizi degistirmeye zorluyor. Mucadele tarzimiz ilacla tedavi imkanlarini geliştirerek olum oranlarini dusurmek olmalidir. Hastalik sonrasi kalici hasar konusu ise hala bilimsel olarak kanitlanmis değil. Bir baska konuda hastalik bulasmasin diye maske takmak daha baska bakteriyel enfeksiyonlara neden olabilir dusuncesi. Sicak havalarda bu maskelerin takilmasi nemlenme nedeniyle bakteri ve viruslere guzel bir habitat sunuyor. Bu yuzden covid19 ile mucadele yöntemimizi radikal bir sekilde gozden gecirmemiz gerektigini dusunuyorum. Sosyal mesafe ok. Temizlik ok. Maske konusu tekrar gozden geçirilmeli. Hastalikla mücadele de esas olan mutlak temizlik olduğunu kesinlikle aklimizdan ci

Dünyanın en zor psikolojik rahatsizliklarindan biridir. Gunumuzde dikkatli davranan herkese boyle bir tanım yaftalanabiliyor. Oncelikle bu yakistirmalar cok yanlis ve sığ. OCD li insanlar takintilar nedeniyle hayat kalitesini bozar. Her seyin mukemmel yapilmasini ister. Cinsellik, din gibi konularda aşırıya kaçan tavirlari olur. Engellenemeyen rituelleri olur. Surekli baskalarindan onay bekler. Esyalarin yerinin surekli simetrik olmasini ister. Surekli gereğinden fazla dua edebilir. Bu tarz rituelleri coktur. Tekrar eden bu davranislar kontrol edilemezdir. Hayati boyunca devam edebilir. Seretonin anomalileri buna neden olabilir. Streste bu bozuklugu korukleyebilir. Psikoterapi ile tedavi edilmeye calisilir.  Hayat tarzi, diyet ve uyku duzeninde yapilan iyilestirmeler belirtileri yatistirabilir. Bu insanları takintili diyerek gecistirmek yanlistir. Empati kurup, onyargilardan kurtulup bu insanlari daha iyi anlamaliyiz. EQ seviyemizi yükselterek bu tarz rahatsızlıkları daha iyi anlarız.

Geceleri daha karanlik olurdu diye klasik bir giriş yapalim. Hayvanlarin avlanmak icin kullandıkları bir arac olan ay olmasa bir cok tur olumsuzluk yaşardı. Ay olmadığında gel-git ler azalirdi. Sahil kesimlerindeki ekosistem bozulurdu. Burada yasayan turler zarar görür. Fırtına ve kasirgalar artardi. Ayin kutle cekim etkisi olmadiginda eksen egikligi degismeye başlardi. Butun enerji ekvatorda birikirdi. Ekstrem mevsim değişiklikleri yasanirdi. (Mars gibi)  Tüm ekosistemi hayatta tutan bir olgudur Ay. O yuzden dunya benzeri yasam ihtiva edebilecek gezegenlerde aranilan onemli bir faktördür Uydu. Uydusu olan gezegenler yaşam için iyi firsatlar sunar. 

En klasik anlatım ile sicim teorisi,  ‘parçacık fiziğinde, kuantum mekaniği ile Einstein in genel görelilik kuramını birleştirme gayretindeki teori’  olarak anılıyor. Kuantum mekaniği, maddeyi atom ve atomaltı seviyelerde inceleyen bir bilim dalı olarak bilinmekte. Basitçe evreni derinlere inerek atomdan daha küçük parçacık düzeyinde inceliyorlar. Neden bu kadar derine girme ihtiyacı duymuş olabilirler sizce? Elbette ki bunun sebebi klasik mekaniğin artık yetersiz oluşundan dolayı. Klasik mekanik, bazı durumları açıklamakta yetersiz kalmaya başlamış ( kara cisim  ışıması,  tayf çizgileri , fotoelektrik etki gibi), bu da bilim insanlarını yeni çalışmalara sevk etmiştir. Peki, acaba ne oldu da buna karar verdiler? Genel görelilik kütle çekim üzerine kurulmuş desek yeridir herhalde. Bu kuram kütle çekim kuvvetini  uzay ve zamana  bağlı olarak açıklıyor. Kurama göre zaman mekân ve madde birbirine tamamen bağlı vaziyette. Birisi diğerinden bağımsız olamaz. Kuantum mekaniğinin ve genel görel

The Economist dergisinin yeni kapağı - gelecek felaket (ve nasıl hayatta kalabiliriz) Soldan sağa şifreleri şu şekilde analiz edebiliriz; 1- Domuz portresi, gelecekteki yaşanabilecek olası bir domuz gribine işaret kaldı ki yakın zamanda Çin' de bu virüs tespit edildi. 2- Yanardağ patlamasını gösteren portre,Yellowstone parkında mega volkan patlaması bekleniyor ona bir işaret olabilir. 3- Penguen portresi, Güney kutbunda yaşanan yüksek sıcaklıklara değiniliyor. Penguenler kuzeyde değil güneyde yaşar ve geçtiğimiz dönem Avustralya' da yaşanan sıcaklığa bağlı orman yangınları v.s. de Güney kutbunda ve ona yakın bölgelerdeki yoğun sıcaklık artışlarına bir işaret. 4- Göktaşı portesi, dünyaya yakın zamanda göktaşı çarpabileceğinin bir işareti 5- Saat 11.59 ise Da Vinci' nin Şifresi Cehennem filmine bir gönderme. Dünya' nın sonuna işaret. 6- 3 kuş 2' sinin gölgesi yok. (Bunu anlayamadım) 1' i de dalışa geçmiş. (Gölgesi mevcut) Muhtemelen ölecek. Bu da dalışa geçen kuşu