Kayıtlar

Ağustos, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Evrensel Temel Gelir

Resim
Tıpkı Endüstri 4.0 gibi, bir süredir her yerde karşımıza çıkıyor evrensel temel gelir. Elon Musk ve Bill Gates, yakın gelecekte iş kaybı öngördüklerinden ve artık ekonomik büyümenin, irili ufaklı her gemiyi yükselten bir dalga olmadığını düşündüklerinden, bu konuya dikkat çekiyorlar. Richard Branson’a göre temel gelir kaçınılmaz . Herkeste bir acele, bir kehanet, biraz içince de hemen bir distopya senaryosu. Peki nedir bu temel gelir? Büyük Buhran'da, Roosevelt döneminde ABD kırsalını belgelemek için fotoğrafçılar görevlendirilmişti. Dorothea Lange tarafından 1936'da çekilen bu fotoğraf, ilerleyen yıllarda dönemin sembollerinden biri haline geldi. Fotoğrafta çocuklarıyla görünen kadın bir tarım işçisi, adı Florence Thompson. (Wikimedia Commons) Tanım Yalın hali: Tüm vatandaşlara, hayat boyu, herhangi bir ön şart olmadan, sefil olmalarını önleyecek miktarda bir gelir bağlanması. Modifiye edilmiş halleri: Herkese değil de gelir düzeyi belli bir sınırın altında olanlara Nakit par

Nikola Tesla’nın Hayatı ve Buluşları

Resim
Tesla günümüzde üretilen bir elektrikli araba markası, hem de bir Rock grubunun ismi. 2006 yapımı Prestij filminde bu sıradışı bilim insanının hayatına ve gizemine bir nebze olsun değinilmişti. Gerçekte ise Tesla(Sırp Kiril: Никола Тесла, 10 Temmuz 1856, Smiljan / Hırvatistan – 7 Ocak 1943, New York), yüzlerce patentli buluşa sahip olmasına rağmen, elektrik alanındaki çığır açıcı buluşlarına rağmen ne yazık ki Nobel Ödülü’ne bile layık görülmemiştir. 10 Temmuz 1856 ‘da doğan Nikola, tüm ömrünü bilime adamasına rağmen, paraya değer vermediğinden sonunda bir otel odasında yalnız olarak ölmüştür. Bugün yaşadığımız modern hayatı ona borçluyuz sanırım. Nikola Tesla, 10 Temmuz 1856 yılında Hırvatistan’ın Smijan şehrinde yaşayan bir ailenin dördüncü çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası bir kilise papazı, annesi ise ev işlerini kolaylaştırmak için sürekli buluşlar yapan bir ev hanımıydı. Tesla ile ilgili yazılan pek çok makalede, üstün zekasını ve mücitliğini annesinden aldığı söylenir. Asıl ad

Filozoflara göre ''Mutluluk'' nedir? “Yaşam çözülecek bir problem değil tecrübe edilecek bir gerçekliktir.” Henry David Thoreau

Resim
Sokrates’e göre yaşamın amacı ve herkesin yaşam boyunca peşinden koştuğu en yüksek iyi mutluluktur. Mutluluğa erişmenin yolu ise bilgidir; insana ve yaşama ilişkin bilgi, çünkü doğru bilgi insanı doğru eylemlerde bulunmaya götürür. İnsan genel olarak eylemleri, yaşamı, yaşamın amacı, başına gelenler, diğer insanlarla ilişkileri ve tüm hayatı boyunca gerçekleştirdiği eylemleriyle peşinden koştuğu şeyler üzerine düşünmeye başladığında, kaçınılmaz olarak temas edeceği başlıca konulardan biri mutluluktur. Filozoflar da mutluluğun ne olduğu, insanın nasıl mutlu olabileceği, bir ruh hali olarak mutlulukla bir değer olarak mutluluk üzerine incelemeler yapmaktan kendilerini alıkoyamamıştır. Özellikle mutluluğun ahlak felsefesi alanının temel tartışma konularından biri olduğunu söylemek mümkündür. Hatta neredeyse bir bütün olarak Antik Yunan döneminde filozofların ahlak felsefesi alanında ortaya koydukları görüşlerin temel odağının mutluluk olduğunu söyleyebiliriz. İyi bir yaşam sürmek ve ahlak

Bilinç = Yazılım mı? Her şey bir oyundan mı ibaret?

Resim
Felaketler. Yangınlar. Pandemi. Savaşlar. Bir sürü acı. Yığınla sorun. Özellikle tarihin akışını değiştiren çok büyük felaketlerde, savaşlarda göze çok çarpmayan çok büyük bir sosyolojik değişim gerçekleşir. İnanç sistemleri. Özellikle her şeye gücü yeten bir yaratıcıya dayanan inanç sistemleri ve bu sistemlere mensup olan insanlar için zorlu süreçlerdir bunlar. Burada konumuz din veya dinler değil. Örneğin 1755’te Lisbon’da gerçekleşen yıkıcı deprem sonrasında daha önce sorgulanmayan bazı dogmalar tartışılmaya başlanmış ve bu Voltaire gibi büyük isimlerin çok derin bir soru sormasına yol açmıştı. Elimizdeki en iyi yaşam bu mu? Daha iyisi olamaz mı? Bu kadar acı. Çok fazla değil mi? 1918’de İspanyol Gribi dünya nüfusunun ciddi bir kısmını yok edince bu sorular daha da derinleşti. Elbette büyük bir kısım bu felaketlerin insanların işlediği suçlara karşılık olarak yaratıcının bir cezalandırması olduğunu düşünüyordu. Bunun için tüm yasaklara rağmen tedaviyi reddediyor, kiliselerde toplu